27 Eki 2008

...



Kapatmışken herşeye kalbini; duvar örmüşken etrafına, o duvarda güneş ışığının süzüleceği kadar da olsa ufacık bir boşluk bıraktığını farketmediysen, bir gün yağmur bulutları açınca güneşin önünü; içeri doğru süzülen sıcacık gün ışığı ile bir de farkedersin ki ördüğün duvarın içinde buz tutmuş olan "sen" her vuran güneş ışığı ile damla damla erirsin... Yıkmaya başlarsın duvarlarını... Ve buzuldan kurtulurken ıslanmış olmanın verdiği titremeni biri sana sıcacık sarılarak giderir...İşte kalp bir ritme uymadan hızlı hızlı atmaya başlar o an... Ve farkedersin ki karnında kelebekler uçuşur... hatta ne uçuşması dans ederler...

27.10.2008-İstanbul

Hiç yorum yok: